Ana içeriğe atla

Belgrad'da 5 Gün - 4. Bölüm

4.gün

Dünün yorgunluğundan sonra bugün serbest zamandı benim için. Kalemeydan'a doğru yola koyuldum, bu sefer gezmediğim kısımlarını gezicektim. Kale içinde savaş müzesi var, ilgi duyuyorsanız ziyaret edebilirsiniz, ben etmedim.

İstanbul Kapısı ve Saat Kulesi
Damat Ali Paşa Türbesi

Damat Ali Paşa, 3.Ahmet zamanında sadrazamlık yapmıştır. 1716 Petrovaradin Savaşı'nda ölmüştür.

Sokullu Mehmet Paşa, aslen Sırp,asıl adı Bajo olarak bilinen devşirme sadrazamlardan biridir. Kanuni Sultan Süleyman, 2. Selim ve 3. Murat döneminde sadrazamlık yapıp, 1579'da İstanbul'da öldürülmüştür.


Sokullu Mehmet Paşa Çeşmesi

Defterdar Kapı'sından bir manzara.Çok sevdim.


Hamam kalıntısı. Kapısı kilitliydi, pencerelerde de korkuluk vardı içeriyi göremedim.


Ruzica Kilisesi. Nikah töreni vardı. Kilise, Belgrad'ın en eski kilisesi olarak kabul ediliyor. Kim tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmemekle birlikte 1500'lü yıllarda Osmanlı hakimiyeti esnasında zarar görmüş. Bir dönem barut deposu olarak kullanılmış. Sonrasında pek çok savaş gördüğü için sürekli yıkılıp yenilenmiş.

Burayı da gördükten sonra bir şeyler atıştırmak için Kale'nin içinde yer alan cafeye oturdum. Amacım Türk Kahvesi, Sırbistan'daki adıyla geleneksel kahve içmekti ama menüde yoktu. Standart kahve ve pastalar vardı, bu anlamda hoşuma gitmedi. Böyle tarihi bir yapı içinde yer alan bir işletmede geleneksel şeylerin de olmasını beklerdim. Manzara eşliğinde kahvemi içtikten sonra hostele koyuldum. Bu akşamın planı belliydi, ücretsiz turlardan biri olan Pub Crawl Party Tour'a katılacaktım, tabi ücretsiz değildi 10 euro ödeyip katılıyorsunuz. 3-4 pub-club geziyorsunuz ve 5 içki fiyata dahil.Akşam 9'da heykelde beklemeye başladım, hareket vakti geldiğinde 4 kişiydik. Alman, Sırp, Türk. 3 pub dolaştıktan sonra gece kulübüne doğru yola koyulduk. Bu arada karnımız da acıktığı için 2 farklı yerde ayak üstü pizza yedik. Meşhur bir kulübe gittik, müzikler de mekan da güzeldi ama fiyatlar pahalıydı. Tamamıyle turistler için yapılmış bir yer. Az önce web sitesine baktım, Türkçe dil seçeneği bile var, demek ki bizimkiler çok gidiyor :)


Aşağıdaki videoda da dışını görebilirsiniz. Dönüşte taksiyi tercih ettim, zaten taksiler bekliyor ama Pink taksiye binin lütfen, diğerleri soyguncu. Ertesi gün gruptaki arkadaşlardan birinin hem başka yere bırakıldığını hem de yüklü miktarda parasının alındığını öğrendim.




5.gün

Geldik son günümüze. Bugün yine şehir içinde farklı noktalarda dolaştım, amacım ise hediyelik eşya ve siparişleri almaktı :)

Üniversite kampüsünün yakınlarında bulunan Etnografya Müzesini ziyaret ettim. Geçmişten günümüze Sırp coğrafyasında yaşayan insanların kıyafetlerinden, tarım aletlerine, ev maketlerinden, tarihi taşlara kadar pek çok detay var. Ziyaret etmenizi tavsiye ederim.


Festen anlaşılacağı üzere bir Balkan ailesi.


Burada da Yeni Saray'ı yani Cumhurbaşkanlığı Sarayını görüyoruz. Askerlerin nöbet değişimi.

Belgrad Büyükelçiliği

Sırp Kahvesi. Osmanlı'dan kalan bir gelenek.Yanında ufak lokum da veiyorlar. Kahveyi içtiğim mekan ise Kafana Question Mark



Prenses Ljubica Konağı
Linkte müze açılış-kapanış saatleri ve tarihi bilgi mevcut. Ziyaret etmenizi tavsiye ederim.

Sırbistan Ulusal Müzesi

İlk gün rehberimiz müzeden bahsetmişti. Müze yıllardır inşaat halinde ve ekonomik sebeplerden dolayı bitmek bilmiyor. Hatta bundan birkaç yıl önce üzerine sayaç takılmış ve halk heyecanla beklemeye başlamış açılış tarihini.Ama süre dolduğunda müze yine de açılamamış. Artık ne zaman hizmete girer kimse bilmiyor. 

Evet akşam olduğunda son kez Cevapi yemek için hostelimin hemen yanında bulunan restorana uğradım ve hüzünlü bir veda ettim Belgrad akşamına.

Dönüş

Sabah erkenden kalkıp valizimi toparladım. Bütün tatili spor ayakkabıyla geçirdim, kabin boy bagaj bile yeterli olabilir yaz mevsiminde geliyorsanız. Kahvaltımı yaptım ve hostelden ayrıldım. Bu sefer halk otobüsüyle gidicektim. Arka sokağımda bulunan otobüs durağında insanlara sorarak, otobüsün kalktığı peronu buldum. Otobüs saatleri tabelalarda yazılı bir şekilde bulunuyor ama bizim alıştığımız gibi 11.15 gibi değil, ikili rakamlar var arka arkaya, anlayamadığım için de otobüs geldiğinde kaçta kalkıcağını sordum şöföre ve adam elleriyle işaret ederek anlattı.
1 saat süren kırsal kesim yolculuğumuz sonunda havalimanına ulaştım ve Belgrad maceramın sonuna geldim. Benim için güzel bir deneyim olmuştu tek başına seyahat, bundan sonra bu şekilde devam ederim diye tahmin ediyorum.

Not: Yazı dizimin başında tatile çıkma ihtiyacımın istifa etmemek adına olduğunu söylemiştim. Bilin bakalım noldu? İşe döndükten 3 gün sonra bastım istifayı :D

Sevgiyle kalın :)


Yorumlar