Merhaba,
Etrafımda ve internette hostes olmakla ilgili pek çok kişi bilgi arayışında ve yalan-yanlış bilgiler dolanıyor. Ben de merak edilenleri, bu yazımda toparladım. Peki nasıl? En yakın arkadaşlarımdan biri hostes - onların deyimiyle kabin memuru. Sürecin başından beri yan yanaydık ve birebir gözlem fırsatı buldum. İşin içine girmeden öğrenilmeyecek bilgileri de onun yardımıyla firma adı belirtmeden bu yazımda anlatıyorum. Soruların cevaplarını ben kendi üslubumla ve yorumumla verdim.
1) Nasıl başvuru yapılıyor ve ilk aşama ne?
Havayolu firmaları gerek kendi web sitelerinde gerekse iş ilanı sayfalarında başvuru alıyorlar. Her firmanın kriterleri benzerlik gösterse de bazı noktalarda ayrılabiliyor. Örneğin THY'de minimum boy sınırı 160 cm iken, Atlas Global'de 165 cm, Sunexpress'de 155cm.
Birkaç yıl önce sevgili arkadaşım da başvurusunu yaptı ve İngilizce sınavına katılması için SMS aldı. Firmanın genel merkezinde yazılı bir şekilde uygulanan İngilizce sınavından 1 ay sonra mülakat için davet aldı. İngilizce sınavı nasıldı? B1-B2 düzeyinde olan kişiler sınavı geçebilirler. Soru sayısı ve zamanı belli değil, ardından kişilik envanteri testi yapılıyor.
2) Mülakat
En heyecanlı ve sancılı süreç bu olsa gerek. Genelde 2 kabin görevlisi, 1 insan kaynakları personeli, 1 psikolog eşliğinde sorular başlıyor. Burada dikkat edilecek nokta samimi cevaplar vermek, güleryüzlü olmak. Zaten çelişkili cümleler kurduğunuzda psikolog zorlayacaktır. Biraz da ingilizce konuşulduktan sonra fiziksel kontrol yapılıp boy ölçülüyor. Fiziksel kontrolde diz kapağı ve göğüs bölgesi havluyla kapatılarak bacak, kol, boyun gibi yerlerde; yani üniformadan görülecek yerlerde yara izi, dövme gibi lekeler olup olmadığına bakılıyor. Ufacık dövmesi olanlar bile, fondötenle kapatırım diye düşünmesin, şüpheli gördükleri yeri ıslak mendille siliyorlar. O yüzden ya dövmenizi sildireceksiniz ya da kabulleneceksiniz durumu. Özelliklerde dizlerde hepimizin yara izi kalmıştır çocukluğumuzdan, onlar çok sorun yaratmıyor sanırım.
Peki gözlüklü veya yüzünde iz olan kabin memurları görüyoruz, onlar nasıl oluyor? İşe başladıktan sonra ciddi bir problem arz etmiyorsa devam ediliyor, hatta yine arkadaşlarımdan biri yüzünde ufak bir yara izi olmasına rağmen alındı çünkü altyapısı iyiydi. Yani anlayacağınız görsellik, seçim kriterlerinde ilk sırada değil. Sonuçta bu bir hizmet sektörü; her uçuşta yüzlerce farklı insana hizmet ediyorsunuz, ve problemler karşısında memnun edici çözümler üretmeniz, olabilecek olumsuzluklar karşısında kendinizden emin olmanız ve firmayı yansıtmanız gerekmekte. Olası aksilikler karşısında soğukkanlı olup ilk yardım yapabilmeniz beklenmekte. Yani ben güzelim-yakışıklıyım demekle olmuyor o işler, sizleri podyuma alalım.
Boy ölçümü de yapılıyor ve sınırın altında 1 cm bile kalsanız kabul edilmiyor maalesef. Boy neden önemli peki? Biliyorsunuz uçaklarda kabin bagajları için üstlerde bölmeler bulunmakta. En basitinden bunları kapatabilmeniz gerekmekte. Acil durum ekipmanlarına ulaşabilmek ve gerekli durumlarda müdahale edebilmek gerekiyor. O sınır da firmaların belirlediği sınırlar oluyor genelde.
3)İşe kabul edildim, şimdi ne olacak?
Evet, işe kabul alarak en önemli aşamayı geçtiniz ama aşamalar bitmedi. Firmalara göre değişkenlik göstermekle birlikte yaklaşık olarak 3 aylık bir eğitim süreciniz oluyor. Bu süreçte bir okul gibi sabah servisle gidip akşam da dönüyorsunuz ikamet ettiğiniz yere. Havacılık, misafir ilişkileri, ilk yardım ve pek çok konuyla ilgili eğitimler alıp sınavlara giriyorsunuz her dersten. Eğitimi başarıyla bitirdiğinizde de hazırsınız demek oluyor.
Gelelim işe kabulden sonra merak edilenlere;
4) Yurt içi mi yurt dışı mı uçucam? :D
Kabin memurlarına istisnasız en çok sorulan soru bu. Böyle bir ayrım yok. Firma sadece uçak tipi olarak (dar gövde-geniş gövde) ayırıyor, onun dışında herkes yurt içi ve yurt dışı uçabiliyor. Firma kişileri hangi uçak tipine neye göre atıyor, onu bilmiyoruz.
5) Kabin memuru yerine, hostes veya steward-host denilmesi neden tercih edilmiyor?
Görev tanımlarımız bu şekilde geçiyor, cinsiyetçi bir yaklaşım da yapılmamış oluyor. Mesleğimizin adı kabin memurluğu. Ama zaman zaman bu tanımlar da kullanılıyor.
6) Saç şekilleriniz hep aynı mı olmak zorunda? Makyaj yapmanın sınırları var mı?
Firmalara göre değişkenlik gösteriyor. A firması sadece topuz ve küt saça izin verirken, B firması at kuyruğu, kahkül gibi modellere izin verebiliyor. Makyaj için de geçerli bu durum. Doğal olacak şekilde, belirgin renkler kullanmamak kaydıyla makyaj yapılması-oje sürülmesi zorunlu.
7) Çalışma saatleri nasıl? Ayda maksimum kaç saat uçuluyor? Nöbetler nasıl?
Çalışma programı her ayın son günlerine doğru belli olur, havacılık kurallarına göre ayda maksimum 110 saat uçuş yapılır. Nöbetler değişkendir, alan ve ev nöbeti olarak 2'ye ayrılıyor. Alan nöbetinde son anda başka uçuşlarda gelmeyen personel veya aniden çıkan uçuşlar için uçuş ekibi nöbette bekler. Ev nöbetinde ise uçuş ihtimaline karşı evde olmak zorunludur, uçuş için aradıklarında hazırlanıp gitmek gereklidir firmanın belirlediği süre sınırı dahilinde.
8) Alana giderken servis mi kullanıyorsun, taksi mi? Toplu taşıma kullanmak serbest mi?
Firmaya göre değişiyor servis durumları. Bazıları sadece gece uçuşları için servis veriyor, servis hizmeti almak istemeyenler cüzi miktarda yol parası alıyor. Kendi aracı olmayanlar taksiye harcayabiliyor bu parayı. Bazı firmalar ise her uçuş için saat farketmeksizin evinden alıp evine bırakıyor personeli. Toplu taşımaya üniformayla binmek ise metro, metrobüs ve ido gibi araçlarda serbest. Dolmuş gibi araçlarda ise yasak olabiliyor.
9) Günde en çok kaç tane uçuş yapabilirsin?
Uçuşlar 'bacak' olarak niteleniyor. En çok 4 bacak yapılıyor 24 saat içinde. İstanbul-Ankara-Diyarbakır-İstanbul gibi. Bu arada her havaalanının kodu var. IST-ESB-DIY-IST gibi. Linkten bulabilirsiniz. http://www.iata.org/publications/Pages/code-search.aspx
10) Sosyal medyada fenomen olan uçucular var, firma adı belirtilmediği sürece sorun olmuyor sanırım gittikleri yerde yaptıkları paylaşımlar?
Firmalar personelden gittikleri yerde dikkatli davranmalarını bekliyor haliyle. İsim belirtilmediği sürece çeşitli paylaşımlar yapılabiliyor. Ama sosyal medya ve internet tehlikeli mecraalar, en iyisi pek paylaşım yapmamak. Kötü niyetli insanlar fotoğraflarınızı veya videolarınızı kullanıp şikayetlerde bulunabilir.
11) Ücretsiz bilet olayları nasıl oluyor? İstediğiniz uçuşa siz ve yakınlarınız bedava mı biniyorsunuz?
Vergileri ödeyip bilet satın alabiliyoruz. Tamamen ücretsiz değil. 1. derece yakınlarımız da faydalanıyor. Bu firmaya göre değişebilir ama. Bazı firmaların yurt içi uçuşlarında 50 TL, yurt dışı uçuşlarında 50 Euro ödeyerek kesin bilet hakkına sahip olabilirsiniz. Bazı firmalarda ise son ana kadar beklenip yer varsa uçuş yapılabiliyor alan vergisi ödenip. Sonuç olarak tamamen ücretsiz değil uçuşlar.
12) En yüksek kademesi ne kabin memurluğunun?
Purser dediğimiz amirlerimiz var. Kabin amiriyle aynı pozisyonda ama yıl ve tecrübe olarak daha fazla oldukları için en üst kademede onlar var.
13) Kaldığın şehirlerde gezme fırsatın oluyor mu?
İlk başlarda farklı yerleri görünce hevesle şehri gezme isteği oluyor insanda ama zamanla uyku daha ağır basıyor. Özellikle uzun uçuşlarda dönmeden önce iyice dinlenmek gerekiyor.
14) Sosyal hayatın, arkadaşlık ilişkilerin nasıl?
Uçuş saatleri sabit olmadığı için yerdeki arkadaşlarla senkron tutturmak zor oluyor dolayısıyla sosyal hayat biraz sekmeye uğruyor. Ben uçuşa giderken onlar işten gelmiş oluyor veya onlar izinliyken ben uçuştan dönüp uykuya dalmış oluyorum.
15) Tabi olduğunuz sınavlar var mı?
Her yıl ingilizce sınavına giriyoruz. Uçuşlarda da bazen kontrol uçuşu oluyor ve denetleniyoruz.
16) Can alıcı soru; maaş ne kadar? :D
Çalışma yılı arttıkça maaş da artıyor. En yüksek maaşı kabin amirleri alıyor, 10-15 bin. Firmaya göre değişiyor, bazıları döviz cinsinden ödeme yapıyor. Tüm havayolları için konuşursak 3000 türk lirasından az veren yoktur diye düşünüyorum.
Evet, kabin memurluğuyla ilgili toparladığım bilgiler bunlar. Umarım soru işaretlerini gidermişimdir. Ekstra sorular için yorum bölümüne yazabilirsiniz.
Sevgiyle kalın,
Süper 👍
YanıtlaSil